Discover millions of ebooks, audiobooks, and so much more with a free trial

Only $11.99/month after trial. Cancel anytime.

41 Kıssa 41 Hisse
41 Kıssa 41 Hisse
41 Kıssa 41 Hisse
Ebook119 pages59 minutes

41 Kıssa 41 Hisse

Rating: 0 out of 5 stars

()

Read preview

About this ebook

Daha öne yayınladığımız 40 Kıssa 40 Hisse kitabına gösterilen teveccüh bizi bu devam kitabını yazmaya teşvik etti. Diğer kitaptan farklı olarak bu kitapta sadece gençler değil, yetişkinler de göz önünde bulundurularak kıssa seçimi yapılmıştır. Gençler için olan menkıbelerde iman, ev ve ahlak bahsi ağırlıktayken bu kitapta aile hayatı, sosyal hayat ve adalet konuları gibi konular daha ön plana çıkarılmıştır. Menkıbeler; Hayat’üs Sahabe, Er-Rudani’nin Büyük Hadis Külliyatı, Tenbih’ul Gafilin, Peygamberler Tarihi, Evliya Ansiklopedisi ve diğer bazı hadis ve menkıbe kitaplarından derlenmiştir. Hikâyeler günümüz Türkçesi ile sadeleştirilmiş hadis olarak aktarılan kıssaların orijinal hali korunmuştur. Kıssaların seçiminde aşina olmaktan ziyade gözden kaçan çarpıcı hikayeler tercih edilmiştir. Eserin hem gençler hem de yetişkinler için faydalı olmasını Allah-u Teâlâ’dan dilerim.

Yahya AY

LanguageTürkçe
Release dateFeb 9, 2023
ISBN9798215034309
41 Kıssa 41 Hisse
Author

Yahya Ay

Orta öğretimi Eskişehir ve Bursa'da tamamlayan yazar, Selçuk üniversitesi Eğitim Fakültesi mezunudur. 10 yılı aşkın bir süre değişik kademelerde İngilizce öğretmenliği yapmış olan yazar, yayınlanmamış birçok kısa hikâye ve deneme kaleme almıştır.Evli ve iki çocuk babasıdır.

Read more from Yahya Ay

Related to 41 Kıssa 41 Hisse

Related ebooks

Related categories

Reviews for 41 Kıssa 41 Hisse

Rating: 0 out of 5 stars
0 ratings

0 ratings0 reviews

What did you think?

Tap to rate

Review must be at least 10 words

    Book preview

    41 Kıssa 41 Hisse - Yahya Ay

    ÖN SÖZ

    Daha öne yayınladığımız 40 Kıssa 40 Hisse kitabına gösterilen teveccüh bizi bu devam kitabını yazmaya teşvik etti. Diğer kitaptan farklı olarak bu kitapta sadece gençler değil, yetişkinler de göz önünde bulundurularak kıssa seçimi yapılmıştır. Gençler için olan menkıbelerde iman, ev ve ahlak bahsi ağırlıktayken bu kitapta aile hayatı, sosyal hayat ve adalet konuları gibi konular daha ön plana çıkarılmıştır. Menkıbeler; Hayat’üs Sahabe, Er-Rudani’nin Büyük Hadis Külliyatı, Tenbih’ul Gafilin, Peygamberler Tarihi, Evliya Ansiklopedisi ve diğer bazı hadis ve menkıbe kitaplarından derlenmiştir. Hikâyeler günümüz Türkçesi ile sadeleştirilmiş hadis olarak aktarılan kıssaların orijinal hali korunmuştur. Kıssaların seçiminde aşina olmaktan ziyade gözden kaçan çarpıcı hikayeler tercih edilmiştir. Eserin hem gençler hem de yetişkinler için faydalı olmasını Allah-u Teâlâ’dan dilerim.

    Yahya AY

    Nisan 2021

    KISALTMALAR

    (cc): celle celaluhü / O’nun şanı ne yücedir! (Allah’a mahsustur)

    (sav): sallallâhu aleyhi ve sellem / Allah’ın selamı onun üzerine olsun. (Peygamberimiz’e mahsustur)

    (as): aleyhisselam / Selam onun üzerine olsun. (Peygamberlere mahsustur)

    (ra): radiyallahu anh / Allah ondan razı olsun. (Sahabeler ve bazı büyük zatlar için söylenir)

    (ks): kuddise sirruhu / Allah onun sırrını mukaddes etsin. (Veliler için kullanılır)

    (rh): rahmetullahi aleyh / Allah ona rahmet etsin. (Mümin ölülere denir)

    YE, SAKLA, KABUL ET, ÜZME, KAÇ!

    Peygamberlerden biri bir rüya görür. Rüyasında kendisine şöyle denir: Sabah olunca, karşına ilk çıkanı ye. İkinci çıkanı sakla. Üçüncü çıkanın dileğini kabul et. Dördüncü geleni üzme. Beşincisinden kaç.

    Sabah oldu. Nebi dışarı çıktı. Yola koyulup gitti. Karşısına bir dağ çıktı. Bu koca dağı görünce şaşırdı. Kendi kendine şöyle dedi: Rabbim bana bunu yememi emretti. Sonra, şöyle dedi: Rabbim bana gücümün yetmeyeceği bir şeyi emretmez. Onu yemeye karar verdi. Dağa doğru yürüdü. Yaklaştıkça dağ küçüldü. Tam yaklaştığı zaman koca dağ bir lokmaya dönüşmüştü. Onu tutup yedi, lezzetini baldan tatlı buldu. Allah’a hamd etti, yürüyüp gitti.

    Karşısına altından bir leğen çıktı. Şöyle dedi: Rabbim, bunu da saklamamı emretti. Bir çukur açtı ve onu gömdü. Yürüdü, biraz gittikten sonra dönüp baktı ki leğen toprağın yüzüne çıkmış. Geri döndü, tekrar gömdü. Biraz gitti. Baktı ki yine çıkmış, bir daha gömdü, yine toprak üstüne çıktı. Kendi kendisine, Ben emredileni yaptım diyerek bırakıp gitti.

    Karşısına bir kuş çıktı. Peşinden bir şahin onu kovalıyordu. Kuş ona şöyle dedi: Ey Allah’ın peygamberi, beni sakla. Bana yardım et. Onu aldı, koynuna sakladı. Peşinden şahin geldi ve şöyle dedi: Ey Allah’ın peygamberi, ben açım. Sabahtan beri de bu kuşun peşindeyim. Onu yakalamak istiyorum. Kısmetime engel olma.

    Kendi kendisine şöyle dedi, Üçüncünün dileğini yapmam emri verildi, yaptım. Dördüncüyü üzmemem bildirildi, o da bu şahindir. Şimdi ne yapacağım? Bu işe şaştı. Sonra bir bıçak aldı; kendi uyluğundan bir parça et kesti. Şahine attı. Şahin eti kapıp kaçtı. Daha sonra kuşu saldı. Bundan sonra, yürüyüp gitti.

    Ardından yolda kokmuş bir leş gördü. Onu da bırakıp kaçtı. Akşam olunca şu duayı yaptı: Ya Rabbi, emrini yerine getirdim. Bu işlerin mânası ne ise bana bildir. Daha sonra, rüyasında şöyle anlatıldı:

    "Birinci görüp yediğin öfkedir. Önce koca bir dağ gibi görülür. Sabırla öfke yutulursa, baldan tatlı olur.

    İkincisi iyi amelindir. Ne kadar saklarsan sakla; yine de meydana çıkar.

    Üçüncüsü, sana bırakılan bir emanettir, ona hıyanet etme.

    Dördüncüsü, bir insanın sana bir dileği ulaşırsa, onu yerine getir; isterse ihtiyacın olan bir şey olsun.

    Beşincisi gıybettir. İnsanların gıybetini edenlerden kaç.

    Şüphesiz her şeyi en iyi bilen Allah’tır.

    AZ GÜLER ÇOK AĞLARDINIZ

    Cibril, Peygambere (sav) beklenmedik bir zamanda gelmişti. Peygamber (sav) ayağa kalkarak: "Ey Cibril! Rengin neden böyle soluk? diye sordu.

    Allah, Cehennem anahtarlarını emredinceye kadar sana gelmedim. diye cevap verdi.

    Ey Cibril! Bana ateşi anlat ve cehennemi bildir! deyince, Cibril şöyle dedi:

    Allah, emir buyurdu, cehennemin üzerinde bin yıl ateş yakıldı ve bembeyaz oldu. Bin yıl daha tutuşturuldu, bu defa kıpkırmızı kesildi. Emretti; bin yıl daha tutuşturuldu, simsiyah kesildi. Şu anda o, kapkaranlıktır. Ne kıvılcımları aydınlatır ne de alevi söner. Seni Hak ile gönderene yemin ederim ki, Cehennemden iğne kadar bir yer açılsa, onun sıcaklığından, yeryüzündekilerin hepsi ölür. Seni Hak ile gönderene yemin ederim ki, eğer Cehennem bekçilerinden biri dünya ehline görünse ve dünya ehli ona baksaydı yüzünün çirkinliğinden ve pis kokusundan tüm dünya ehli ölürdü. Seni Hak ile gönderene yemin ederim ki, eğer Allah’ın Kitabında anlattığı cehennem ehlinin zincirinden bir halka dünya dağlarına konulsaydı, hepsi parçalanır ve yerin dibine çökerdi.

    Bunun üzerine Peygamber (sav) şöyle buyurdu: Bu kadar yeter, daha anlatma! Nerdeyse kalbim parçalanıp öleceğim. Sonra ağladı.

    Cibril’e şöyle bir bakınca onun da ağladığını gördü ve sordu: Ey Cibril! Allah katındaki mevkiine rağmen sen de mi ağlıyorsun?

    Neden ağlamayayım? Kim bilir belki ben Allah’ın ilminde şimdiki durumumdan başka bir durumda olurum. Kim bilir benim de başıma İblis’in başına gelen şeyler gelebilir. Çünkü başlangıçta o da bir melekti. Kim bilir Hârut ile Mârut’un uğradığı akıbete ben de uğrayabilirim deyince ağlamaya devam ettiler.

    Nihayet kendilerine şöyle bir ses geldi:

    Ey Cibril ve ey Muhammed! Allah-u Teala sizi kendine âsi gelmekten emin kıldı.

    Bunun üzerine Cibril yukarıya doğru yükselip gözden kayboldu. Muhammed (sav) de oradan ayrıldı.

    Yoldan geçerken, Ensâr’dan gülüp oynayan bir gruba rastladı ve onlara şöyle buyurdu: Gülüyor musunuz, önünüzde cehennem var. Eğer benim bildiklerimi bilseydiniz, az güler çok ağlardınız. Yemekten içmekten kesilir, yüksek yerlere çıkıp Allah’a yalvarırdınız.

    Derken şöyle bir ses duyuldu:

    Ey Muhammed! Kullarımı umutsuz etme! Ben seni zorlaştırıcı olarak değil kolaylaştırıcı olarak gönderdim. Allah Resulü de (sav) şöyle buyurdu: Amellerinizde aşırıya kaçmayın ve doğru yolu tutun!

    SEN

    Enjoying the preview?
    Page 1 of 1