Discover millions of ebooks, audiobooks, and so much more with a free trial

Only $11.99/month after trial. Cancel anytime.

Sorular Çemberi
Sorular Çemberi
Sorular Çemberi
Ebook78 pages41 minutes

Sorular Çemberi

Rating: 0 out of 5 stars

()

Read preview

About this ebook

Değerli Okuyucu,
Bu kitabı elinize aldığınızda, bir soru deniziyle karşı karşıya geleceksiniz. Sorular, kimi zaman cevaplar kadar değerli olabilir, çünkü doğru sorular, bizleri derinliklerimize, iç dünyamızın gizemli köşelerine doğru yolculuğa çıkarır.
Daha önce yine Crab Publishing tarafından yayımlanan 'İnayet' kitabımızla başlayan bu yolculuk, şimdi farklı coğrafyalardan ve zihinlerden gelen çeşitli sorularla devam ediyor. 'Sorular Çemberi', soruların gücünü ve derinliğini hissetmek, idrakimizi sorgulamak ve geliştirmek için bir rehber niteliğinde.
İdrakimizi sınamanın ve kendimizi keşfetmenin anahtarı belki de bu sorularda yatıyor. Her biri, bir pencere açarak farklı bir bakış açısı sunuyor, bizi düşünmeye, sorgulamaya ve öğrenmeye davet ediyor.
Bu kitapta yer alan her soru, bir düşünce patikasına işaret ediyor, insanın iç dünyasında yeni bir boyut keşfetmeye yöneltiyor. Soruların dokunduğu her noktada, bizler için bir öğrenme, bir büyüme fırsatı yatıyor.
Umarım bu kitap, okurken sizlere sadece yeni sorular sormakla kalmaz, aynı zamanda kendi içsel derinliklerinizi keşfetme fırsatı sunar.
Keyifli okumalar dilerim.

Nurali Tursunbayev

LanguageTürkçe
Release dateJan 28, 2024
ISBN9798215700211
Sorular Çemberi

Related to Sorular Çemberi

Related ebooks

Reviews for Sorular Çemberi

Rating: 0 out of 5 stars
0 ratings

0 ratings0 reviews

What did you think?

Tap to rate

Review must be at least 10 words

    Book preview

    Sorular Çemberi - Nurali Tursunbayev

    Kuşkusuz, sahabe efendilerimizin (ra) manevi mirası, teslimiyetleriyle öne çıkar. Onların yüreklerine yerleşen iman, yaşamlarına yansıttıkları Peygamber Efendimizin (sav) öğretileriyle sürekli birleşti. Onlar, hizmetin öncüleri, irfan yolunda ilerleyenlerin öncüsüydü. Sahabe ruhunu taşıyanlar, adeta zamanın sahabesini yansıtıyordu. Onların içtenliği, gönülleri kazanmış, adeta kalpleri eritmişti.

    Bir Orta Asya ülkesindeki öğretmen yetiştirme programında, her seviyeden eğitimcinin katıldığı bir seminerde, herkesin merakla beklediği Hacı Abinin konuşması vardı. Abi, içeri girer girmez tebessümle selamlaştı ve katılımcıları alt katın koridoruna davet etti.

    Gözlerde biriken soru işaretleriyle dolu bakışlar arasında herkes, neden bu koridora geldiklerini anlamaya çalışıyordu. Hacı Abi sessizliği bozdu: Eğer seminer istiyorsanız, gelin, benimle gelin.

    Koridora indiklerinde, Hacı Abi aniden dönüp okul müdürlerine sordu: Hanginiz bir kez olsun okul tuvaletini temizledi? Eğer temizlemediyseniz, hizmet ediyor olduğunuzu nereden biliyorsunuz?

    Bu soruyla her şey netleşti. Hacı Abi, kendini bir tuvalete kapatıp temizlemeye başladı. Etrafındaki herkes fırçayı almak için hareketlense de o, Hz. Ömer'in kararlılığıyla devam etti.

    Seminerin izleri yıllar geçse de silinmedi ve Hacı Abi ile iletişimde olanlar hala o anı gözlerinde canlandırır. Çünkü o, sahabe ruhunu taşıyan büyüğümüzdü ve Hizmet’in içinde sevgiyi, fedakarlığı öğretti.

    Arada bir hala okulun öğrenci tuvaletine uğrayıp temizlik yaparım. Bu, sahabe ruhunun bir yansımasıdır. Bir sahabe, sözle değil, yaşayarak öğretirdi çünkü.

    ‘SAHABELERİN YÜZÜ SUYU HÜRMETİNE DUA ET’ DESELER HANGİ SAHABENİN İSMİNİ KULLANIRDIN?

    Aslında, Allah'ın sevgili kullarının mübarek isimlerini anarak, onların hürmetine niyazda bulunmak, dinimizde doğru kabul edilir. Hocaefendi’nin bizlere sevdirip saygı duyduğu sahabe efendilerimiz (ra), dualarımızın temelinde her zaman yer alır. Özellikle Ashab-ı Bedir, Ashab-ı Uhud ve Şüheda-i Uhud bizim dualarımızın temelini oluşturur. Ancak, bir sahabenin mübarek ismini anarak, onun manevi şahsiyeti ve hürmetine dua etmemiz istense, hangi sahabeyi andığımız ve anmamız gerektiği önemlidir.

    Anlatılan örnek olay, bir abimizin örnek davranışını yansıtırken, bulunduğumuz yerde hizmet etmekle ilgili nasıl davranmamız gerektiğinin önemine işaret eder. Ercan adında bir abimiz, haftada bir veya iki haftada bir, hatta ayda bir gibi belirli periyotlarda hizmet ettiği bölgedeki sahabelerin kabirlerini ziyaret ederdi. Orada dua eder, yalvarır ve niyazda bulunurdu. Çünkü onlar, Peygamber Efendimizin (sav) namını o topraklara taşıyan askerler, süvariler, irfan ordusu ve öncü atlılarıydılar. Ercan hocamızın ziyaret sebebi, onların manevi huzurunda dua etmekti.

    Aslında, Hizmet’in gerçek amacı olan ‘Efendimiz Muhammed'in (sav) şanını dünyanın dört bir yanına yaymak’ ise, bu amaca ulaşabilmek için önceden giden sahabe efendilerimizi ziyaret etmek zorundayız. Bu nedenle, hizmetlerin devamı için bulunduğumuz bölgede sahabe efendilerimizin mezarlarının bulunması ve onları ziyaret ederek dualarından ve manevi himmetlerinden istifade etmemiz gerekmektedir.

    ERKEKLER AĞLAR MI?

    Ağlarmış meğer, ağlarlarmış, özellikle sahabe ruhuyla donanmış olanlar…

    Orta Asya'da erkek çocuklar kahraman ruhuyla yetiştirilir. Erkeklerin ağlayıp ağlamayacağı sorusu, neredeyse her erkeğin duyduğu bir sorudur. Herhangi bir çaresizlik anında, birinden dayak yemek gibi durumlarda bile, bir erkeğin duygularını ifade etmesi durumunda, hemen erkek adam ağlar mı? gibi ince bir duyguyla bastırılır.

    Sahabe efendilerimiz gerçekten ağlar mıydı? Bu konuda bir anım var. Bir gün Güngör Abimiz, Mustafa Fidan Abimizi ziyarete götürmüştü. O dönemde Mustafa Abi, ailesini Türkiye'ye tatile göndermişti ve evde tek başınaydı. Güngör Abimle birlikte mutfakta kahvaltı hazırlıyorduk. Mustafa Abi, bir vaazı teypten dinliyordu. O zaman neyi dinlediğini veya kimi dinlediğini bilmiyordum. Birden gördüm ki, abi ağlıyor. Mustafa Abi iri yapılı ve gür sesli bir insandı. O an içimden, Bu adam ne biçim adam, erkek adam ağlar mı? Bu ağlayan adamı mı dinleyeceğiz? diye

    Enjoying the preview?
    Page 1 of 1