Neden Başaramıyoruz: Demokratik Bir Türkiye
By Kaya Erdem
()
About this ebook
Çünkü kuvvetler ayrılığı hayata geçirilemiyor, yargı bağımsız değil! Bugün yaşadığımız sorunların temelinde, çağdaş demokrasinin olmazsa olmazı kuvvetler ayrılığının tam gerçekleştirilememesi vardır. Kuvvetler ayrılığının tam gerçekleşmesi için meclisin iktidarı denetleyebilmesi, düşünceyi yayma ve örgütlenme özgürlüğü yanında yargının bağımsız ve tarafsız, yerel yönetimlerde özerklik, siyasi partilerde iç demokrasi olması gereklidir. Tüm bunlar sağlandıktan sonra, ülkemizin önündeki bütün engeller kalkacak, bugün yaşadığımız sorunlarla karşılaşmayacak ve özgürlük içinde yaşayacağız.
Related to Neden Başaramıyoruz
Related ebooks
Manifesto: Düzeliş Türkiye Rating: 0 out of 5 stars0 ratingsTürkiye'de Ordu ve İnsan Hakları İhlalleri Rating: 0 out of 5 stars0 ratingsGünümüz Yargısına Dair Sorular ve Cevaplar 1 Rating: 0 out of 5 stars0 ratingsTürkiye’de ve Dünyada Vicdani Ret Rating: 5 out of 5 stars5/5100 Soruda Fethullah Gülen Rating: 4 out of 5 stars4/5Paramparça Kalpler ve Böcekler Rating: 0 out of 5 stars0 ratingsAteizmi Anlamak Rating: 3 out of 5 stars3/5Beklentiler ve Gerçekler Rating: 0 out of 5 stars0 ratingsBu Kalp Buna Dayanır mı?: Sonsuz Yaşam Rating: 0 out of 5 stars0 ratingsAmargi Dergisi Seçkisi Rating: 0 out of 5 stars0 ratingsYarım Kalan Hikaye Rating: 0 out of 5 stars0 ratings"Ateş Hırsızı" Dergisi Seçkisi Rating: 0 out of 5 stars0 ratingsParamparça Aşkımız Rating: 0 out of 5 stars0 ratingsFelsefe Soslu Şiirler: (Genişletilmiş 2. Baskı) Rating: 0 out of 5 stars0 ratingsDünyamıza Bakış Rating: 0 out of 5 stars0 ratingsSeninle Başlamadı Rating: 0 out of 5 stars0 ratingsYersiz Yurtsuz Yazılar Rating: 0 out of 5 stars0 ratingsTürkiye Kimlere Emanet Rating: 1 out of 5 stars1/5Magazin Kültürde Haber Olmak ve Hukuk Rating: 0 out of 5 stars0 ratingsİslamofaşizmin Pençesinde Rating: 0 out of 5 stars0 ratingsAşındırılan Değerler Rating: 0 out of 5 stars0 ratingsApolitika Dergisi Seçkisi Rating: 0 out of 5 stars0 ratingsTürkiye'de Sıkıyönetimler Rating: 0 out of 5 stars0 ratingsTwitter'daki Türkiye 2 Rating: 0 out of 5 stars0 ratingsVicdani Ret Açıklamaları Almanağı Rating: 0 out of 5 stars0 ratingsBakış Rating: 0 out of 5 stars0 ratingsMikro Demokrasi: Bilgi Çağının Demokrasi Devrimi Rating: 0 out of 5 stars0 ratingsTutsak Özgürlük: Serbest Piyasa Ekonomisinde Aile, Bireyselleşme ve Özgürlük Anlayışı Rating: 0 out of 5 stars0 ratingsSendikal Perspektiften Küreselleşme Rating: 0 out of 5 stars0 ratingsKent Dindarlığı Rating: 2 out of 5 stars2/5
Reviews for Neden Başaramıyoruz
0 ratings0 reviews
Book preview
Neden Başaramıyoruz - Kaya Erdem
DOĞAN KİTAP TARAFINDAN YAYIMLANAN DİĞER KİTAPLARI:
https://www.dogankitap.com.tr/yazar/kaya-erdem
NEDEN BAŞARAMIYORUZ?
Demokratik Bir Türkiye
Yazan: İ. Kaya Erdem
Editör: Necla Feroğlu
Yayın hakları: © Doğan Egmont Yayıncılık ve Yapımcılık Tic. A.Ş.
Bu eserin bütün hakları saklıdır. Yayınevinden yazılı izin alınmadan kısmen veya
tamamen alıntı yapılamaz, hiçbir şekilde kopya edilemez, çoğaltılamaz ve yayımlanamaz.
Bu kitabın tüm geliri, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’ne bağışlanmıştır.
Dijital yayın tarihi: /Kasım 2020 / ISBN 978-605-09-7797-4
Kapak tasarımı: Serçin Çabuk
Doğan Egmont Yayıncılık ve Yapımcılık Tic. A.Ş.
19 Mayıs Cad. Golden Plaza No. 3, Kat 10, 34360 Şişli - İSTANBUL
Tel. (212) 373 77 00 / Faks (212) 355 83 16
www.dogankitap.com.tr / editor@dogankitap.com.tr / satis@dogankitap.com.tr
Neden Başaramıyoruz?
Demokratik Bir Türkiye
İ. Kaya Erdem
Önsöz
"Ben ülkemi, içinde bulunduğu sorunlardan kurtarmaya ve gelişmiş ülkeler seviyesine çıkarmaya kesin karar vermiş bulunmaktayım.
Bu zor görevi başarabilmem için:
• Bütün siyasi partilerin,
• Basın, üniversite, meslek kuruluşları, sivil toplum örgütleri ve dernek mensuplarının,
• Kamu ve özel sektörün
Yardımlarına ve fedakârlıklarına ihtiyacım olduğu bir gerçektir.
Milletimin bunu başaracak gücü mevcuttur. Geçmiş 70 yıllık dönemde bunun örnekleri vardır.
Millet olarak, hep birlikte başarılı olacağımıza, 70 yıllık bir kısırdöngüyü kırarak gelişmiş ülkeler arasına dahil olacağımıza inancım tamdır."
Bu anlayışla hareket edecek olan mevcut veya gelecekteki iktidar liderine neler yapması gerektiği konusunda yardımcı olmak üzere bu kitabı yazmış bulunmaktayım.
Bu kitapta, kuvvetler ayrılığının tam gerçekleştirilmesi, diğer bir ifadeyle iktidar gücünün denetlenmesi ve dengeli sürdürülmesi konularının birçok yerde tekrarlandığını göreceksiniz. Çok önem verdiğim bu konunun her platformda söylenmesinde yarar gördüğüm içindir ki, tekrarlara isteyerek yer verdim.
Bu kitabı yazma düşüncemi destekleyen ve son sayfasına kadar katkılarını esirgemeyen, varlığıyla daima gururlandığım kardeşim Tarhan Erdem’e teşekkür ediyorum.
Ayrıca, Prof. Yener Ünver’e, Prof. İoanna Kuçuradi’ye, Mahfi Eğilmez’e ve Yalçın Tuğ’a, basım aşamasında yardımlarını esirgemeyen Cem Erciyes’e ve değerli katkılarından dolayı editörüm Neclâ Feroğlu’na da teşekkürlerimi sunarım.
Kitabın yazımı dışında yapılması gerekli bütün organizasyonları gerçekleştiren ve büyük emeği geçen Tijen Mergen (Önöz), Asuman Bayrak ve Cem Baysal’a ne kadar teşekkür etsem azdır.
Kitabın yazımını gerçekleştiren Burçak Tezel’e de ayrıca teşekkürlerimi iletirim.
Bizzat kaleme aldığım bu kitaptaki bulunabilecek üslup ve ifade hatalarını okuyucularımın hoşgörüyle karşılayacaklarını umuyorum.
Temel hak ve özgürlükler
Ülkemizin bugün içinde bulunduğu ekonomik, sosyal ve siyasi krizlerin nedenleri ve sorunların çözümünü kapsayan bu kitabın ilk bölümünü neden temel hak ve özgürlüklere ayırdım?
Çünkü:
Kitabın ilerleyen bölümlerinde göreceğiniz üzere, sorunların özünde temel hak ve özgürlüklerin kısıtlanması, diğer bir ifadeyle iktidar gücünün denetlenememesi yatmaktadır.
Dünyada, ekonomik, sosyal ve siyasi krizlerin çözümü ve gelişmiş ülkeler grubuna ulaşabilmenin yegâne yolunun temel hak ve özgürlüklerin, öncelikle gerçekleştirilmesiyle mümkün olduğunu gördüğüm için kitabımda, özgürlük ve haklara genel hatlarıyla yer verme zorunluluğunu hissettim.
Temel hak ve özgürlükler konusunda binlerce eserin mevcudiyetinin bilincindeyim. Yeterli olmadığını bildiğim genel açıklamalarımdaki eksiklikler ve hatalar için, okuyucularımın anlayış ve hoşgörüsüne sığınıyorum.
Konumuza, İngiliz filozof John Locke’ın insan özgürlüğünün ne anlama geldiğine dair tanımıyla başlayacağım: İnsanlar, kimseden izin almadan ve başkasının iradesine bağlı olmaksızın, eylemlerini düzenleyip, malları ve kişilikleri üzerinde uygun buldukları şekilde tasarruf edebiliyorlarsa özgürdürler.
Ünlü Fransız düşünürü J. J. Rousseau’nun şu sözleri dikkat çekicidir: Özgürlük ve insanlık tek bir şeydir. Özgür olmayan, insanlık vasıf ve kişiliğini kaybeder.
Gerçekten, özgürlükten mahrum bırakılmış bir insan veya bir toplum, nefes almaktan da mahrum bırakılmış demektir. İnsan, özgür olduğu ölçüde mutlu ve yine özgürlüğü ölçüsünde yaratıcı ve topluma yararlı olabilir.
Tüm insanların temel hak ve özgürlükleri (din, dil, ırk ve mezhep farkları gözetilmeksizin) ve her insanın doğduğu anda sahip olduğu bu haklara saygı duyulması, insanlar arasında hiçbir ayrım yapılmaması, insan hakları evrensel beyannamesiyle kabul edilen prensiplerdendir.
Diğer bir prensip, temel hak ve özgürlüklerin hukukun güvencesi altında olduğu, korunması ve geliştirilmesinin de devletin birinci ve en önemli görevi olduğudur. Ancak, bu hakların çiğnenmemesinin, meclislerin ve yargının tüm güç odaklarının, yürütme organını denetleme görevini tam yapmasına bağlı olduğu da bir gerçektir.
Kamuoyunda düşüncenin şekillenmesi ve olgunlaşması, düşünce özgürlüğünün, konuşma özgürlüğünün ve basın özgürlüğünün varlığına ve korunmasına bağlıdır. Basının kamuoyu adına bir denetim görevi de vardır. Bu işlevi ancak her türlü güç odaklarından arındırılmış bir basın yerine getirebilir. Unutmamamız gereken şudur: Basının tarafsız olması için özgürlük bir ön şarttır.
Ekonomik ve sosyal şartların iyileştirilemediği ortamlarda demokrasinin yaşaması ve gelişmesi düşünülemez; yoksul kimse özgür değildir. İş barışının kurulamadığı ortamda siyasi istikrar sağlanmayacağı gibi, çalışma şartlarının iyileştirilemediği ortamlarda da insan hakları ve özgürlükler savunulamaz.
Devlet yönetimine hâkim olan iktidar (yürütme), mevcut olan gücünü her şeyden önce paylaşarak kullanmaya razı olmalıdır. Var olan gücü, kendi iradesinin bir tecellisi olarak görmekten çok, bu gücü kendi kontrolünü sağlayacak kurum, kuruluş ve mekanizmaların var edilmesi ve işletilmesi için bir fırsat olarak görmesi demokratik felsefe